20 Kasım 2014 Perşembe

Sevgiyle Örüyoruz Etkinliğimiz ♥♥♥♥

Sevgili @gulayinhobievinin sevgiyleörüyoruz etkinliğinde paylaştığı şirin bir hotpad örneği

Bende büyük bir keyifle eşlik ettim. Umarım sizlerde beğenirsiniz.

12 Kasım 2014 Çarşamba

Sinem Bebek ve Ömür Bebek

Evet yeni bebeklerle yine harika bir vakit geçirdim. Çalışması kadar sizlerle bunları paylaşması da çok özel.

Umarım sizlerde beğenirsiniz.




11 Kasım 2014 Salı

Dolunay ve Ben

Dolunay zamanlarını çocukluğumdan beri sevmişimdir. Ayın o bembeyaz halinin gökyüzünü aydınlatıp odamın camından içeri girişini seyretmek muhteşem ve özeldir.

Ama bu Kasım ayında ki dolunay bana başka bir iyi geldi. Maşallah diyeyim ki nazar değmesin:)

Yeni arkadaşlar, yeni başlangıçlar yeni kararlar. Nedense bu sefer yaşananlar Yaradanımın yardımıyla sevgi yağmuruna dönüştü. Hayrı bu kadar net görmemi sağlayan Allahıma hamd olsun.

Ve işte yenilerden bir başlangıç

Sevgi yağmurunda bolca ıslanmanız dileğiyle......



1 Kasım 2014 Cumartesi

Kasım Bereketi :))))

Evet nihayet sonbaharın veda ayı Kasıma da ulaştık. Soğuklar ve yağmurlarla uğurladık parlak Ekimi.

Bende size minik rabbitimle selam veriyorum. Mutlu bereketli ve hayırlarla dolu muhteşem bir haftasonu diliyorum.


21 Ekim 2014 Salı

18 Ekim 2014 Cumartesi

Yeni Heyecan

Bu sene öylesine güzel projeler var ki . Her birini tamamlamak için müthiş bir enerji içindeyim.

Patchwork , Tilda , Kanaviçe ve daha neler neler



Ekim'den bir cumartesi .....

Bir güneş bir yağmur bir parlak bir karanlık bugün. Gökyüzü bugün bana eşlik ediyor gibi. Çok kararsız karmaşık günlerle boğuşurken seninleyim dedi sanki bugün bana. Bende eski enerjiyi toplamak adına kendimi attım mutfağa.

İşte karşınızda mis profiterol. Afiyet olsun.


29 Ağustos 2014 Cuma

Luli

Bu sene Bodrum'da kalmak bana çok iyi geldi. Uzunca bir süredir enerjimi yeniden toparlamaya çalışıyorum. Sanırım başarmak üzereyimde.

Karşınızda Luli ...... Ben çok sevdim ve devam edeceğim. Umarım sizlerde beğenirsiniz.


26 Ağustos 2014 Salı

Uyuyan Güzel Zeyno

"Teyze bana fermuarlı bir elbise yapar mısın ?" diye başladı elbisemizin dikimi.

Tabi ben henüz patron çıkarmak konusunda yeteneğimi çözemediğimden hazırda olan elbisen bir kalıp çıkardım.

En az beş defa Zeynoma giydirip elbiseyi kontrol ettim.

Ama sanmayın ki bu kadar detay verince bütün gün bununla uğraştım.
Aksine bir saatimi bile almadı. 

Ve sonuç ..... 

Kuzu sevinerek giydi ve bütün günün yorgunluğunu (denizde yüzmek, yemek yemek, balkonda evcilik oynamak ) elbiseyle giderircesine koltukta uyuyakaldı.


Uyuyan güzelin teyzesinden hepinize mutlu günler......

17 Ağustos 2014 Pazar

Ustam ve Ben


















Ve yine bir solukta okuduğum harika bir kitap. Elif Şafak Ustam ve Ben .
Bir filbazın dünyasından yaşananlar. Kanuni , Hürrem, Mihrimah ve tabiki Sinan (mimarbaşı)

Küçük yaşta babasını kaybeden ve annesi mecburen amcasıyla evlenen Filbaz Cihan'ın hayata direnişi ve  o hayata sıkı sıkı tutunmayı öğreten hocası Sinan'ın sürükleyeci romanı.

Kalemine sağlık Elif Şafak .

KADINLAR SUSARAK GİDER


Çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için.
Birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez.
Erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der.
Erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.Kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar.
Bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar.Sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır.
Genellikle ne cevap alır?
Abuk sabuk konuşma! Gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır.Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının.
Yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur. Daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.
Kadın susarak gider! En önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir.O gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir.Ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir.
Yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir.Kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir.
Her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider.Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır.Bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.

CEMAL SÜREYA

Deniz Feneri Yolu


Uzunca bir süredir sessiz kaldığımın farkındayım. Ama bu akşam itibariyle artık daha sık görüşeceğimizi umuyorum.

Okurken yeniden aşık olduğum ve yaklaşık 3 günde bitirdiğim bir Debbie Macomber serisinden bahsediyorum.

İnanılmaz keyifli ve dinlendirici bir roman olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. 

"Her kadının bir hikayesi vardır" diye başlayan ve gerçekten ne yaşanırsa yaşansın hayatın süprizlere gebe olduğunu tekrar tekrar hatırlatan bir kitap.

Bunaltıcı bir Ağustos akşamından hepinize kucak dolusu sevgiler.

30 Nisan 2014 Çarşamba

Üç Aylar Cümlemize Mübarek Olsun

ÜÇAYLARA GİRİNCE OKUNACAK DUA
mübarek üç aylardan ilki olan Receb ayının önemi ve değeri hakkında Enes b. Malik ( radyallahü anh)'dan şöyle rivayet edilir: Receb ayı girdiğinde Hazreti Peygamber aleyhisselatu ves selam şöyle derdi:

ALLAHÜMME BARİK LENA Fİ RACEBE VE ŞA’BANE VE BELLIĞNA RAMEDAN”
"ALLAHım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır." (Ahmed bin Hanbel, Müsned, 1/259

"Recep ayı ALLAHın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır." (Aclûnî, Keşful-Hafâ, 1/423)


*Recep ayına girince yedi defa

Estağfirullâhe'l-Azîme'llezî la ilahe illâ hû el-Hay-yü'1-Kayyûmu ve etûbü ileyh. Tevbete abdin zâlimin li-nefsihî lâ-yemlikü li-nefsihî mevten velâ hayâten velâ nüşûrâ.”

Mânâsı: 
“Hayat sahibi olan, her şeyi idare edip ayakta tutan, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan ALLAH'tan mağfiret dilerim. Kendi nefsine zulmetmiş kulun tevbesi gibi Ona tevbe ederim. Öyle bir kul ki, kendi nefsi adına ne ölüme, ne hayata ve ne de tekrar dirilmeye sahip değildir.” Denirse ALLAHU TEALA Bu kulumun günah defterini yırtın emrini verir.”

*Hazreti. Aişe ( radyallahü anh ) validemiz, “Resûlullah, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmaya çok önem verirdi.” buyuruyor. Çünkü Hadis-i Şerifte, Ameller ALLAHü teâlâya pazartesi ve perşembe günleri arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz edilmesini istiyorum.buyururdu.” (Tirmizî)

*“Receb büyük bir aydır. Allahu Teala bu ayda hasenatı kat kat eder. Receb ayında bir gün oruç tutana, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün oruç tutana Cennetin 8 kapısı açılır. On gün oruç tutana, ALLAH istediğini verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, Geçmiş günahların affoldur der. Receb ayında ALLAHü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi ve o da, Receb ayını oruçlu geçirdi. Yanındakilere de oruç tutmalarını emretti.” [Taberânî]


“Kim Receb ayında, takva üzere bir gün oruç tutarsa, oruç tutulan günler dile gelip Ya Rabbi onu mağfiret etderler.” 
[Ebû Muhammed]


"Cennete bir saray vardır ki, ona Recep ayında oruç tutanlardan başkası giremez."




[B]“ALLAHü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder.” [/B
][Gunye]

“Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Recebin hepsini tutmuş gibi sevap verilir”. [Miftah-ül-cenne] 

”Ramazan ayı dışında ALLAH rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır.” [Ebu Yala]

• Receb ayında yapılan dua kabul edilir, günahlar affedilir. Bu ayda günah işleyenin cezası da kat kat olur.

Peygamber (s.a.v) Efendimiz şöyle buyuruyor: "Recepte bir gün ve gece vardır ki, o günde oruç tutan ve gece namazı kılan için yüz sene oruç tutmuş ve yüz sene ibadet etmiş gibi ibadet sevap verilir."

“Receb-i Şerîfin birinci gününde oruç tutmak üç senelik, ikinci günü oruçlu olmak iki senelik ve yine üçüncü günü oruçlu bulunmak bir senelik küçük günahlara kefaret olur. Bunlardan sonra her günü bir aylık küçük günahların af ve mağfiretine vesile olur.buyuruyorlar.” (Camiu-s sağir)


"Receb’in ilk cuma gecesini ihya edene, ALLAHü teâlâ, kabir azabı yapmaz. Duâlarını kabul eder. Yalnız, 7 kimsenin duasını kabul etmez: Faizci, Müslümanları aşağı gören, ana babasına eziyet eden, Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın, çalgıcı, livata ve zina eden, beş vakit namazı kılmayan." [Bu günahlardan vazgeçmedikçe, duaları kabul olmaz.]
[Saadet-i Ebediyye]

Enes b. Mâlik (r.a) Rasûlullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğunu rivayet eder:

"Kim haram aylarda üç gün oruç tutarsa; kişi için dokuz yüz senelik ibadet sevabı yazılır." (İhyâ)

Rivayet edildiğine göre ; Receb ayının ilk cuma günü gecenin üçte biri geçince bütün melekler Receb ayında oruç tutanlar için istiğfar ederler

"Şu dört gecede dualar reddedilmez: 
- Receb ayının ilk gecesi.
- Şaban ayının on beşinci gecesi olan Berât gecesi.
- Cuma gecesi. 
- İki bayram (Kurban ve Ramazan bayramları) gecesi." (Deylemî; Firdevsü’l-Ahbâr)

"Kim Receb ayının yirmi yedinci günü oruç tutarsa, o kişi için altmış aylık oruç sevabı yazılır." (İhyâ)

Enes b. Mâlik (r.a) anlatır: Resûlullah’tan (s.a.v) işittim, şöyle demişti:

“Cennette recep isimli bir nehir vardır. Sütten daha beyaz ve baldan daha tatlıdır. Kim recep ayında bir gün oruç tutarsa ALLAH (c.c) o kimseye bu nehirden su içirecektir.” (Süyûtî)

Bir defasında, Peygamber efendimiz, Receb ayında tutulacak oruçların fazîletini anlatıyordu. Orada bulunanlardan, yaşı ve pîr-i fânî bir zât ayağa kalkıp:

- Yâ ResûlALLAH, ben Receb ayının hepsini oruçlu geçiremem, dediğinde; Peygamber efendimiz:

- Sen Receb ayının birinci, onbeşinci, sonuncu günleri oruç tut, hepsini tutmuş sevabına kavuşursun. Çünkü sevaplar on misli yazılır. Fakat sen Receb-i şerîfin ilk cuma gecesinden gafil olma ki, melekler o geceye Regâib gecesi demişlerdir. Zîra o gece, gecenin üçte biri geçtikten sonra göklerde ve yerde bir melek kalmaz, hepsi Kâ'be-i muazzama etrafında toplanırlar. ALLAHü teâlâ onlara hitâben:

"Ey meleklerim dilediğinizi benden isteyiniz." buyurur. Onlar: 
"Yâ Rabbî, istediğimiz, Receb ayında oruç tutanları mağfiret etmendir." deyip, isteklerini arzederler. ALLAHü teâlâ:
"Ben, Receb ayında oruç tutanları mağfiret ettim “buyurur..

Receb Ayında İstiğfar:

“Receb ayı tevbe ayıdır." demişler. Yâni kul ne yapacak?.. "Yâ Rabbi! Ben anlayamamışım, hatâ etmişim, bilememişim, suçluyum, kusurluyum; beni affet..." diyerek hatâsını itiraf edip, hatâsından dönerek, Cenâb-ı Hakk'ın yoluna girecek

"Her kim Receb ayında, sabah akşam yetmiş kere istiğfarda bulunursa şüphesizki ALLAH (c.c.)'u Teâlâ onun cesedini ateşe haram kılar."

"Receb ayında istiğfarı çok yapın. Zira onun her bir saatinde, ALLAH (c.c.)'u Teâlâ'nın, cehennemden âzadlıları vardır." Hadis'i Şerif, Safûri, Nüzhetü'l mecâlis,1/140

Receb Ayında İhlâs'ı Şerif:


"Her kim Recebde, bir kere İhlâs okusa, ALLAH (c.c.)'u Teâlâ onun elli senelik günahını bağışlar." Hadis'i Şerif, EnîSü'l celîs, sh:195

Hannani(RA) şöyle demiştir: 

"Her kim, Recebin her günü bir tane bile İhlâs Sûresi okusa, onbin deve yükü kâğıda sahip olur ki, göklerin ve yerin tüm sakinleri, ellerinde altın kalemlerle toplanıp o İhlâs'ın sevabını o kağıtlara yazarlar" (50 İhlâs okuyanın 50 senelik günahları silinir, 100 kere okuyan cehennemden berat alır, 1000 kere okuyan canını cehennemden satın alır.)

Receb Ayında Sadaka:


"Herkim Recebde sadaka verirse, ALLAH (c.c.)'u Teâlâ onu yavruyken yuvasından havaya uçup en yaşlı çağında ölen karganın ömrü kadar(beşyüz sene), onu cehennemden uzaklaştırır. " Hadis'i Şerif, Abdulkadir Geylani, Gunye,1/325, Nüzhetü'l mecalis,1/141

"Eğer kişi, Receb ayından(oruç) tuttuğu hergün, azığına(bütçesine) göre bir sadaka verirse, heyhat! Heyhat! Ne Yapsınlar! Bütün yaratıklar ALLAH (c.c.)'u Teâlâ'nın o kula vereceği sevabın ölçüsünü takdir etmek için bir araya gelseler, ALLAH (c.c.)'u Teâlâ'nın o kuluna bahşedeceği mükafattan yüzde birin(i hesab etmeye)e ulaşamazlar." Hadis'i Şerif, Abdulkadir Geylani, Gunye,1/325, Ebu Muhammed erl Hallâl

Recep Ayı Namazı


Recep ayı içinde otuz rekat namaz kılınır. Bu otuz rekatın on rekatı Recep ayının ilk on günü içinde kılınır. İkinci on rekatı da ikinci on günü içinde kılınır. Üçüncü on rekatı da üçüncü on günü içinde kılınır. Her rekatta fatiha okunduktan sonra üç kere ihlas suresi okunur, ihlası okuduktan sonra da üç kere de Kâfirun suresi okunur. Bütün rekatlar bu şekilde okunarak tamamlanır. Bu namazın kılınma zamanı nafile namazların kılınacağı vakitlerdir. Belli bir vakti yoktur.


7 Mart 2014 Cuma

Yaşama Dair ......

Yaşamak şakaya gelmez, 
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın 
                       bir sincap gibi mesela, 
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, 
                       yani bütün işin gücün yaşamak olacak. 
Yaşamayı ciddiye alacaksın, 
yani o derecede, öylesine ki, 
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, 
yahut kocaman gözlüklerin, 
                        beyaz gömleğinle bir laboratuvarda 
                                    insanlar için ölebileceksin, 
                        hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, 
                        hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, 
                        hem de en güzel en gerçek şeyin 
                                      yaşamak olduğunu bildiğin halde. 
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, 
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, 
           hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, 
           ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, 
                                      yaşamak yanı ağır bastığından. 
                                                                                     1947 
2 
Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, 
yani, beyaz masadan, 
              bir daha kalkmamak ihtimali de var. 
Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini 
biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına, 
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden, 
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz 
                                en son ajans haberlerini. 
Diyelim ki, dövüşülmeye deşer bir şeyler için, 
                               diyelim ki, cephedeyiz. 
Daha orda ilk hücumda, daha o gün 
                           yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün. 
Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu, 
                        fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz 
                        belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu. 
Diyelim ki hapisteyiz, 
yaşımız da elliye yakın, 
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının. 
Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız, 
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla 
                                    yani, duvarın ardındaki dışarıyla. 
Yani, nasıl ve nerede olursak olalım 
          hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... 
                                                                      1948 
3 
Bu dünya soğuyacak, 
yıldızların arasında bir yıldız, 
                       hem de en ufacıklarından, 
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani, 
                       yani bu koskocaman dünyamız. 
Bu dünya soğuyacak günün birinde, 
hatta bir buz yığını 
yahut ölü bir bulut gibi de değil, 
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak 
                       zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız. 
Şimdiden çekilecek acısı bunun, 
duyulacak mahzunluğu şimdiden. 
Böylesine sevilecek bu dünya 
"Yaşadım" diyebilmen için... 

Nazım HİKMET



5 Mart 2014 Çarşamba

Baykuşlarla Şenlendi Mutfağım

Mart Geldi Hoş Geldi.....

Yaklaşık iki aydır hastalıktan bilgisayar başına oturamaz oldum. E hal böyle olunca paylaşacak çok şey birikti. Başlangıcı baharın habercisi ve beni yeni bir yıla hazırlayan Mart ayında yapmak bence pekde yerinde olacak.

Manevi kızım Gözdem. Karagözlü dilberim benim.

Oğulcuğum da laf hiç bitmiyor tabii.

Benim bütün dünyam bu iki yakışıklı erkek. Bugün de ayakta olmama tek nedenler.

Oğlumun annesi için hazırladığı pasta . Evlad elinden pasta yedim.

Can dostum ,ahretliğim , sırdaşım Zeynep'im iyiki varsın.

Ve yeni yaşımdaki çılgın hediyem canım ablamdan taaaa Bodrumlardan bir ekmekçi düştü bizim eve. Teşekkür ederim ablam , inci tanem.

 
İlk ekmeklerimiz biri zeytinli (eşim ve benim için) diğeri çikolatalı. Malum olduğu üzere oğlumun talebi.

17 Ocak 2014 Cuma

Artık Flickr Zamanı Geldi

Bugünden itibaren Keyfidukkan Flickr yerini aldı. Kendi ürünlerimizi sergilemeye oradan devam edeceğiz. Ablama da büyük süpriz olacak bu :)))

Evet bu yolda sevgili ablamla birlikte yürüyoruz. İki kardeş ben İstanbul'dan o ise Bodrum'dan hayallerimizi hayallerinizi üretiyoruz.

Sevgiyle kalın . Beklerim.

13 Ocak 2014 Pazartesi

Hafta Sonu Keyfi

 Bu hafta sonu sinema , Dinazor Müzesi ve Yalçın Ural Teneke Oyuncak sergisi dolaştık.

İyi seyirler







9 Ocak 2014 Perşembe